14 Nisan 2018 Cumartesi

Bir Asalak Hikayesi


Üç yıla yakın bir süredir düzenli olarak Akrabalık Zinciri  isimli sitemizin içeriğini  çalıp sosyal medyada ve basılı yayınlarda kendi araştırmalarıymış gibi kullanan bir hırsızın öyküsüdür bu anlatacağımız.

Daha öncesinde de blogumuzun içeriğini çalıp kullandığına dair ihbarlar almamıza rağmen, tamamen kopyala yapıştır yaptığı aşağıda gördüğünüz yayını görene kadar hiç bir adım atmadık:

                                                                         


30 ağustos 2015 günü blogda yayınlanan Fethullah Gülen - Güliz Onursal - Rasim Öztekin başlıklı entry aradan 24 saat geçmeden bu şahıs tarafından alınıp Soner Yalçın'ın Efendi kitabındaki Tekand ailesiyle ilgili bölümle karıştırılıp Facebook'ta yayınlanmış.Yalnız nasıl bir acelesi varsa artık son paragrafı değiştirme gereği dahi duymamış.Blogdaki yazının son bölümü de şöyle:

                                                                             

                                                                       

Bu olay üzerine blogda  bu şahsı uyarmak adına Hırsız ve de Arsız başlıklı bir entry girildi.Ek olarak da bu şahsa kendisini savunma hakkı verildi.Küstah ve tehditkar bir ifadeyle apaçık ortada olan  hırsızlığını önce kabul etmeyen sonra ısrarlarımız üzerine kabul edip ''çalıyorum ama siz de çalıyorsunuzdur'' mealine gelen sözler söyleyen  şahıs ertesi gün bütün yorumlarını  sildi.


Kısa bir süre çalmaya ara veren Hırsızın  sonra aynı şekilde blog entrylerini alıp sosyal medyada yaymaya devam ettiğini gördük.13 Eylül 2015 tarihinde blogda yayınlanan Reşat Tesal - Cemal Gürsel başlıklı yazı blogda çok daha önceden yayınlanan  Salih Bozok - Mümtaz Soysal - Gürer Aykal - Mine Bangal - Eczacıbaşı ailesi başlıklı yazı ile  karıştırılıp aile ağacı haline getirip 16 Eylül 2015 'te Twitter'da yayınlamış.Biz de bunun üzerine Hırsız Yine iş başında başlıklı yeni bir uyarı yazısı yazdık.


Hakkında girdiğimiz ikinci entrye rağmen 23 Eylül 2015 günü yayınladığımız   Şahin Alpay - Keriman Halis - Kenan Ece - Mükerrem Sarol - Menemencioğlu ailesi - Fethi Ahmet Paşa  isimli yazı aynı gün içinde aradan 24 saat bile geçmeden Hırsız tarafından aynen çalınıp yayınlandı:

                                                                             


Blogda 22 Eylül 2015'te yayınladığımız İnegöllüzadeler - Selim Sarper - Ahmet Ertegün başlıklı yazı yine aynen alınıp 23 Eylül 2015 tarihinde sosyal medyada şu şekilde yayınlanmış:

                                                                               
                                                                             


4 Ekim 2015'te  blogda  Fahrettin Altay - Ferit Avni Sözen - Mardinizadeler - Verdi ailesi - Ahmet Emin Yalman isimli yazı yayınlanıyor ve 13 Ekim 2015'te Hırsız bunu yayınlıyor:

                                                                               

 1 Kasım 2015'te blogda  Koç ailesi - Mursaloğlu -Sökmen ailesi - Fazıl Say  isimli yazı yayınlanıyor 3 Kasım 2015 'te Hırsız bunu yayınlıyor:

                                                                               

Aradan 2 hafta geçti blogda 10 Kasım 2015'te  Şemsettin Günaltay - Keriman Halis - Fahrettin Kerim Gökay  isimli   yazı aynen çalınıp 11 Kasım 2015 tarihinde sosyal medyada  yayınlandı   Hırsız tarafından:

                                                                         



11 Kasım 2015'te blogda  Kenan Rıfai - Birsel ailesi - Evliyazadeler - Necmettin Sahir Sılan - Bezmen ailesi isimli yazı  yayınlandı.Aradan 24 saat bile geçmeden Hırsız bakın ne yayınlamış:




Bu vb. hırsızlıklarını   Asalak  isimli entryde  gösterip yeniden uyardık bu şahsı.Bir süre güncel yayınlarımızı çalmayı bırakıp blog arşivinden aile  ağaçları yapıp bunları yayınlamakla yetindi.

Aradan uzun zaman geçti ve bir gün kendi yazdığı kitabın tanıtımını yaptığını gördük.(Üstelik bunu yaparken çalıştığı Yenişafak gazetesinin genel yayın yönetmeni İbrahim Karagül'le çektirdiği resmi de kullanıyor).Fakat beklediğimiz gibi kitap tanıtımında kullandığı her yazı blogumuzdan alınmıştı.

Blogumuzda insanların ilgisini çekebileceğini düşündüğü her ünlü isimle ilgili her yazıyı  -Emel Sayın mı Ertuğrul Özkök mü, Orhan Pamuk mu dersiniz -  çalıp yüzde 70-80'lik bir bölümünü bu  blogdan  geri kalanını da  Mahmut Çetin , Tayfun Er ve Soner Yalçın'ın kitaplarından tamamlayarak kitap yazan,  Fatih Şahintürk ismini kullanan bu hırsızı Bir asalak hikayesi başlıklı yazımızda deşifre ettik.


En başta gösterdiğimiz  30 Ağustos 2015 tarihli, Hırsızın  24 saat geçmeden çalıp sosyal medya hesabında paylaştığı  Fethullah Gülen - Güliz Onursal - Rasim Öztekin başlıklı yazı bakın nasıl kitap içeriğine  dönüşmüş:





Tamam artık herhalde amacına ulaştı, Hırsızlığın zirvesine çıktı artık çalmaz dediğimiz bir noktada  bu Hırsız'ın farklı bir isim altında sosyal medyada blogumuzun içeriğini aynen kopyala-yapıştır yapıp paylaştığını gördük


19 Ağustos 2016 günü yayınladığımız Yahya Kemal Beyatlı - Can Kıraç - Faruk Süren başlıklı yazı 29 Aralık 2016 tarihinde aynen çalınıp paylaşılmış:



3 Ekim 2014 günü yayınldığımız Koç ailesi - Gün Zileli - Coşkun Kırca - İpekçiler - Bülbülderesi Mezarlığı başlıklı yazı  1 Aralık 2016 günü aynen çalınıp yayınlanmış:



En başta çaldığını gösterdiğimiz , blogda 4 Ekim 2015'te yayınlanan, 13 Ekim 2015 tarihinde  eski hesabıyla çalıp yayınladığı  Fahrettin Altay - Ferit Avni Sözen - Mardinizadeler - Verdi ailesi - Ahmet Emin Yalman isimli yazıyı  26 Aralık 2016 tarihinde  tekrar paylaşmış.



Blogda 23 Aralık 2015 günü yayınladığımız  Fazlı Necip bey - Dinç Bilgin - Nihat Erim - Lale Aytaman - Turan Güneş - İnönü ilesi - Halil Berktay - İnegöllüzadeler  başlıklı yazıyı  26 Aralık 2015' te eski hesabıyla , 26  Ocak 2017 tarihinde  de yeni hesabıyla çalıp yayınlamış:




 5 Ocak 2015 tarihinde blogda yayınlanan Şemsi Efendi - Refet Bele - Reha İsvan - Neyzi ailesi başlıklı yazı Hırsız tarafından aynen çalınıp  1 Mayıs 2017'de sosyal medyada yayınlanmış:



Blogda 30 Kasım 2014 günü yayınlanan Refet Paşa - Şemsi Efendi   başlıklı yazı  Hırsız tarafından çalınıp   5 Ocak 2017 tarihinde sosyal medyada yayınlanmış:



 27 Ocak 2015 tarihinde blogda yayınlanan Derviş-Bükey ailesi - Karamehmet ailesi - Nadir Nadi - Selim Sarper   , 28 Ocak 2015'te yayınlanan  Hüsamettin Cindoruk - Lale Aytaman - Derviş Bükey ailesi  , 25 Nisan 2015'te yayınlanan Baha Esat Tekand - Vural Beyazıt - Lale Aytaman - Hacı Arif bey - Damar Arıkoğlu başlıklı yazılardan Tunalı Hilmi bey - Cenap And - Şaman ailesi ve Derviş Bükey ailesiyle ilgili bölümleri çalan Hırsız  twitterda 13 Mart 2016 tarihinde flood yapmış:

                                                                           




Burada gösterdiklerimiz sadece birer örnek.Blogdaki 5  uyarı entrysinde yayınladığımız hırsızlık örneklerinin kat be kat fazlasını  çaldı  ve çalıp yayınlamaya da devam ediyor bu şahıs.Öyleki blogla bağlantılı bir hesap olduğunu düşünen insanlarla  karşılaşıyoruz çoğu zaman.

Bizim blogumuzu bizden iyi bilen, vaktini blogun içeriğini kaydetmekle  geçiren bir Hırsızdan bahsediyoruz.

En başında Soner Yalçın , Tayfun Er ve Mahmut Çetin gibi yazarların kitaplarından derlemeler yaparak yazar olmaya çalışan bu şahıs sonrasında bu yazarlar yeni kitap çıkartmadıkları için kaynak olarak bizim blogumuzu kullanmaya başlamış gördüğümüz kadarıyla.Blogumuza adeta bir Asalak gibi yapışıp bizi sömürerek yazar olmaya, adını duyurmaya çalışan  bu şahsın  herhangi bir ahlaki değer kırıntısına sahip olduğuna dair bir işaret göremedik bugüne kadar.Bütün uyarılarımıza rağmen, iki buçuk yıldan fazla bir süredir düzenli  olarak blogdaki yazıları çalıp yayınlamaya devam etti.


Sosyal Medyada blogumuzun içeriğini kendi araştırmalarıymış gibi paylaşmasını geçiyoruz  bir de üstüne  üstlük bunları kitap haline getiriyor.Bununla da kalmıyor farklı bir sosyal medya hesabından blogumuz içeriğini kendi araştırmalarıymış gibi yayınlamaya  devam ediyor.


Arsızlık, Hırsızlık, Yüzsüzlük ve Pişkinlik...... hepsi birarada.Hiç bir etik değere sahip olmayan,  Hırsızlığı bir davranış biçimi,   bu blogdan  çalmayı da saplantı haline getirmiş , başkalarının yazdıklarını sömürerek var olmaya çalışan  bir müptezelle uğraşmak zorunda kalıyoruz , hem de nerdeyse üç yıldır.